Harzemşahlar Devleti (Farsça: خوارزمشاهیان Khwārezmshāhiyān), Orta Asya'da Harzem'de Muhammed Harzemşah tarafından kurulan bir İslam devletidir.
- Kuruluş Tarihi: 1097
- Bölgesi: Orta Asya
- Kurucusu: Anuş Tekin
- Başkent: Gürgenç (Bugün Nukus)
- Yıkılış: 1230
Tarihi
Ceyhun ırmağının Aral gölüne döküldüğü yerin güney kesimleri Harzem adıyla anılır. Öteden beri burada hüküm sürenlere Harzemşah denilmiştir. Harzemşahlar sülâlesinin atası Anuş-Tegin isminde, Begdili Türk zümresine mensup bir kişidir. Anuş- tegin Selçuklu Sultanı Melikşah'ın saray hizmetinde bulunuyordu. Oğlu Kudbeddin Muhammed, Selçuklulara bağlı kalarak, Harzemşah unvanı ile bu bölgenin valiliğini üstlenmiştir Daha sonra başa geçen Atsız ve İl-Arslan devirlerinde hem Irak Selçukluları hem de Kara-Hıtaylarla mücadele edildi. Nitekim İl-Arslan, Sultan Sencer'in ölümü üzerine bağımsızlığını ilân etti Harzemşahların en büyük hükümdarı Alaaddin Tekiş'tir. Tekiş, önce Kara-Hıtaylar'ı, ardından son Selçuklu Hükümdarı II. Tuğrul'u yendi. Harzemşahlar kısa sürede sınırlarını Doğu Anadolu'dan Maverâünnehir'e kadar genişlettiler. Âdeta Selçuklu devletinin vârisi oldular. Karahanlı ve Kara-hıtay devletlerine son verdiler. Ancak bu parlak dönem uzun sürmedi. 1220'de bütün ülke Cengiz Moğolları'nın istilâsına uğradı. Celâleddin Harzemşah devleti yeniden toparlamak için uğraştıysa da başarılı olamadı. Ölümü üzerine Harzemşahlar Devleti tamamen ortadan kalktı.
Harzem devletinin doğuşu
Harzem bölgesinde Selçuklu devletine bağlı olarak merkezden atanan valilerle yönetilen bu eyalet Anuş Tekin zamanında serbest yaşamaya başlamışlardır. 1128’de Harzem valisi olarak atanan Atsız döneminde yarı bağımsızlık kazanmıştır. 1141 Katvan Savaşında Selçukluların ağır yenilgi almasıyla tamamen bağımsız kalma fırsatı doğmasına rağmen Oğuz soylu oldukları için Sencere bağlı kalmayı tercih etmişlerdir.
Harzemşahlar devleti: Selçukluların varisi ve Orta Asya'nın sahibi
Alaaddin Tekiş dönemi ve zirve
Alaaddin Tekiş dönemi her bakımdan en parlak olduğu dönemdir. Bu dönemde Irak, Azerbaycan, Karadenizin kuzeyi, Horasan ve Doğu Türkistan’ın bir bölümü ele geçirilmiştir. Alaaddin Tekiş kendisini Selçukluların devamı ve varisi olarak görmüş ve “Sencer” unvanını kullanmıştır. Abbasilerle iyi ilişkiler kurmuş; Batinilere karşı halifeyi savunmuşlardır.
Alaaddin Muhammed dönemi
Alaaddin Tekiş’in oğlu olan Alaaddin Muhammed döneminde Karahitaylara ve Batı ve Doğu Karahanlılar tamamıyla yok edildi. Gaznelileri yıkan Gurları yok ederek Pakistan ve Afganistanı topraklarına katmıştır. Alaaddin Muhammedin en büyük rüyası Çini ele geçirmekti. Fakat bu dönemde Moğollar Çini alarak büyük güç haline gelmişlerdi. Siyaset gereği Moğol tehlikesini görmüş ve Moğollarla iyi geçinmeye çalışmıştır. Moğollarla ticaret anlaşması imzalamıştır.
Otrar Faciası ve Moğol İstilası
Bir Moğol ticaret kervanının Harzemşah valisi İnalcık tarafından yağmalanması ve geri kalanlarının da sakallarının yakılıp geri gönderilmesi yüzünden Moğollarla ilişkiler bozulmuştur; bu olay tarihe OTRAR FACİASI olarak geçmiştir. Kervanı yağmalatma sebebi; Moğol kervanındaki pahalı eşyalar ve değerli kervan mallarıydı.Bu olayın özelliği; Türkler Moğolları üzerlerine çekmiş; Türk Dünyası üzerinde Moğol tehlikesinin başlamasına neden olmuştur. 1220’de başlayan Moğol istilası Harzem devletinin sonunu hazırlamıştır.
Yassı Çemen Savaşının Sebebi
Harzemşahlar'ın Selçuklu Devleti'yle birleşip kendilerine karşı tehdit unsuru oluşturacağını anlayan Moğollar; Harzem askeri görüntüsü altında bazı Selçuk köylerini talan ettiler. Bunu Celaleddin Harzemşah'ın yaptığını zanneden Selçuk Sultanı; Celaleddin Harzemşah'ın köyleri talan etmediğini bildiren mektubuna inanmadı, bir süre sonra da araları açıldı. Bu esnada eski Ahlat Valisi Hacip Ali'de kaybettiği Ahlat Kalesi'ni yeniden ele geçirmişti. Bunu duyan Celaleddin Harzemşah, Ahlat Kalesini tekrar almak için Ahlat'ı kuşatınca Hacip Ali'nin dostluğunu kendi menfaatleri için ilerlettiği Selçuk Sultanı; Celaleddin Mengü Berti'den Ahlat kuşatmasını kaldırmasını istedi. Sultan Celaledddin Ahlat Kalesi'nin zaten kendisinin olduğunu, Hacip Ali'nin orayı işgal ettiğini söylediyse de Selçuk Sultanı onu dinlemedi. Bu mevzuu hakkında aralarında geçen sert mektuplar yüzünden aralarında savaş rüzgarları esmeye başlamıştı.
Harzemşahlar'ın yenilmesinin bazı sebepleri şunlardır:
- Türk ve Müslüman ordusu olan Harzemşahlar'ın bir başka Türk ve Müslüman ordusu olan Selçuklular'la savaşmak istememesi.
- Yıllardır Moğollar'la savaştığı için yorgun olan Harzemşah ordusunun daha dinç olan Selçuklu ordusu karşısındaki güçsüzlüğü.
Hanedanlığın Anadoluya Geçişi
Moğollardan kaçan bir kısım halk ve Harzem soyluları Anadolu’ya sığınmak istemişler fakat nedense Anadolu Selçukluları 1230 Yassı Çemen Savaşında Harzem hükümdarlığını yok etmiştir. Tarihçiler arasında, barış sağlansaydı Moğol istilasına karşı güçlü bir Türk Dünyası doğabileceği varsayımı yaygındır.
Bundan sonra Orta Asya’da Moğol istilası başlamış; Türk Dünyası, birikimi ve medeniyetinde büyük tahriplere yol açmıştır. Bugünkü Orta Asya oluşmasında 1220 Moğol istilası temel belirleyici olmuştur.
Harzemşah Hükümdarları
M.S. 1097 - 1231.
Kurucusu : Anuş TEKİN
- K. Muhammed Harzemşah (1097 - 1128)
- Atsız Harzemşah (1128 - 1156)
- İl-Arslan Harzemşah (1156 - 1172)
- Alaeddin Tekiş Harzemşah (1172 - 1200)
- Aleddin Muhammed Harzemşah (1200 - 1220)
- Celaleddin Harzemşah (1220 - 1231)
Egemenlik Alanı
Kapladığı Alan : İran, Güney Kafkasya, Dağıstan , Umman Denizi, Afganistan, Maveraünnehir, Harzem, Balkaş ile Aral Gölleri arasıdır. (5.000.000 km 2).
Harzemşahların Türk Tarihine katkıları
- Her yönüyle Büyük Selçuklu karakteri taşır.
- Orta Asyanın Moğol istilasından önce son gücü ve güçlü devlet olmuşlardır.
- İranlılar bu devletin resmi dili Farsça olduğu kendilerine mal etmeye çalışmaktadır ama tüm devlet özellikleri ve karakteristik yapısı ile ve halkın büyük çoğunluğu Türk'tür.
|